Ölçümler Nereye Kadar Etkilidir?

Bildiğiniz gibi hoparlör, subwoofer, AVR, Pre, güç amfisi gibi cihazlar birlikte kullanıldıkları diğer cihazlara ve odaya göre ses verirler. O nedenle mesela bir hifi mağazasında dinleyip çok beğenerek aldığımız cihaz eve gelince çok daha kötü duyulabilir. Diğer yandan kulağımızın algılama ve beynimizin işleme kapasiteleri de çoğunluklar arada bariz farklar yoksa bizi yanlış yönlendirebilir. Bunlara benzer nedenlerden dolayı genellikle objektif ölçümleri baz alıp cihazları buna göre değerlendirmek en doğrusudur. Ancak bu da bir yere kadar…
İnsanların özellikle kaçırdıkları en önemli şeylerden biri bence kulağımızın sınırları. O yüzden ses sistemlerini seviyorsanız bence ilk yapmanız gereken şeylerden biri biraz duyma duyusuyla ile ilgili bilgimizi arttırmalıyız. Bunun için linkteki kitaba göz atabilirsiniz.
Evet, bence her zaman kâğıt üzerindeki rakamlar en önemlisi. Ama “sübjektif görüşlerle karşılaştırdığınızda” önemli. Ama kâğıt üzerinde bir ürünün diğer üründen daha iyi olması ya da olmaması “bir noktadan sonra” bir anlam ifade etmeyebilir.
Yani mesela; Sinad ölçümleri bakımından Denon A1h’nin, Anthem 1120’den 6-7 db daha iyi olması çok da önemli olmayabilir. Çünkü bu farkı duymanız çok zor olabilir. Ama Arcam Av40’tan 15db fazla olması duyulabilir ya da Marantz Av10’un 18khz’de daha düşük distorsiyona sahip olması Denon X8500’den iyi olduğu anlamına gelmeyebilir çünkü bu distorsiyonu ne kadar duyabilirsiniz, bu muamma.
Hatta subwoofer seçerken bile bazıları benim subwoofer’ım çok çok iyi çünkü 16hz’de 75db ses verebiliyor diyor. Halbuki, insan kulağı 20hz’i bile şiddeti ancak 75hzden yukarıysa duyabiliyor ☺️
Demek istediğim; sübjektif değerlendirmeler zaten çok önemli değil ama bir noktadan sonra objektif sonuçların da önemi kalmıyor. Bu noktayı bilmek için duyu organımızın sınırlarını bilmemiz gerekiyor. Ayrıca bu bile yetmeyebiliyor. Mesela; taban gürültüsü çok olmasına rağmen, odanızdaki projektör klima vb gibi sesler yüzünden bu gürültü ne kadar duyulabilir konusunu da hesaba katmak gerekiyor. Ötesinde, stereo müzikten faklı olarak, film izlerken ses haricinde görüntüye de odaklanma durumu ve sahnedeki yüksek sesler yüzünden bu distorsiyonun ya da gürültünün de ne kadar duyulabileceği farklılık gösterebilir. Bunlar gibi birçok parametreyi göz önüne almamız gerekir.
Bazıları olsun duymasak da, bir cihaz duyamadığımız noktada bile güzel değerlere sahipse o zaman duyabildiğimiz noktada çok daha iyidir tezini savunuyor. Evet, bu birçok zaman doğru olabilir ama olmaya bilir de. Ayrıca duyduğum noktada iyi değerlere sahip bir cihazın duyamadığım noktada kötü değerlere sahip olması beni çok da ilgilendirmez. Yani belli bir değerin üzerinde iyi değerlere sahip cihazlar artık birbirine benziyor. Duyma eşiğimizin ötesinde kâğıt üzerindeki değerlerin anlamı azalıyor.
Ayrıca, hiçbir cihaz mükemmel değildir. Birinin A özelliği diğerinden bir tık iyi olabilir, ama öbürünün de B özelliği bir tık iyi olabilir. Bu nedenle, hepsini bir arada değerlendirip bütçenin alabileceği en iyi cihazı almamız lazım değil mi? 🙂
Keyifli dinletiler…
❤️